Uzun bir tatilin ardından İstanbul'un tarihi mekanlarını incelemeye, yüzyıllarca dünyanın merkezi sayılan bu kentte, birbirinden değerli eserlerin hikayelerini anlatırken, zamanda yolculuklara çıkmaya devam ediyoruz. Bu sefer misafirimiz de var. Meşhur Evliya Çelebi; rehber olarak bizleri aydınlatacak. Unkapanı'nda doğmuş, büyümüş hemşehri sayılırız dedim, kırmadı beni. İstanbul'daki sütünları ve dikilitaşları, Çelebi'ye göre "tılsımatları" inceleyeceğiz. Sıkı tutunun başlıyoruz!
Kıztaşı (Markianos Sütunu)
![]() |
Markianos Sütunu |
Nike Kabartması |
CERNE TOVUQVE
PRAEFECTVS VOVIT QVOD TATIANVS
OPVS"
Çevirisi şöyledir: "İşte bu İmparator Markianos'un anıtıdır/ki Tatianus bu eseri adamıştır."
Sütunun Kıztaşı olarak anılması, ya da Evliya Çelebi'nin sütunun Bizans prensesine ait olduğuna inanmasındaki temel dayanak kaidede bulunan zafer tanrıçası kabartmasından ötürü olsa gerek. Sütun hakkındaki efsaneler de yine kızlarla ilgili, öyleki rivayete göre, bu taşın yanından geçen bekaretini koruyamamış genç kızları ele verirmiş. Başka bir rivayete göre, bu sütuna sarılan kızların tez zamanda evleneceğine inanılırmış.
Evliya Çelebi başka bir tılsımlı taş göstermeyi öneriyor ve İstanbul'un 7. tepesine doğru yola koyuluyoruz. Haseki Kadın sokağa girdikten sonra biraz yürüyoruz "işte şu iki evin arasındaki taş" diyor Çelebi. 402'de İmparator Arkadios tarafından dikilen sütun imparatorun zaferlerini anlatan kabartmalarla süslenmişti.
![]() |
Arkadios Sütunu Kaidesi |
Evliya Çelebi söze girerek: "Evvela Ya'für, Avrat Pazarı denilen yerde bin parça beyaz mermerden minare gibi içi boş merdiveni yüksek bir direk yaptırdı. Madyan oğlu Yanko'nun Hindistan'ı Loristan ve Mültan'ı büyük bir orduyla almaya gidişi askerin şekli ve resimleri bu taşın dört yanına işlenmiştir. Resimler sanki canlı gibidir. Bu taşın tepesinde yekpare beyaz mermer üzerine peri yüzlü bir heykel yapılmıştır. Söylenenlere göre, yılda bir defa feryat koparır, yeryüzünde ne kadar kuş var ise o heykelin çevresinde dönermiş. Bu kuşların binlercesi yere düşer ve halk da bunları yermiş. Konstantin zamanında ise bu taşın üstüne ruhbanlar çıkıp, düşman gelip gelmediğini gözetlermiş." dedi.
![]() |
Arkadios Sütunu Orjinal |
![]() |
Yandaki fırından |
Sütunun üzerindeki heykel 704'teki depremde yıkıldı. Sütunun kendisi 1715'te civardaki evlerin üzerine devrilebileceği için bilinçli olarak yıkıldı. Geriye ise evlerin arasına sıkışmış kaidesi kaldı. Kaidenin farklı açılardan fotoğrafını çekmek için yandaki fırının imalathane kısmına girdim, tam pencereyi açmış fotoğraf alırken yasak kardeşim! sesini işittim. Çırak müsade etmişti oysa, dedim; ancak patron çok oralı olmadı. Evliya Çelebi de "suç bunların değil 1600 yıllık tarihi eserlerin dibine imar izni veren yöneticilerin." dedi(!)
Evliya Çelebi'ye neden gezgin olmaya karar verdiğini sorduğumda şöyle cevapladı: "1630 yıllarında gördüğüm bir rüyada Hz Muhammed ile karşılaştım ve şefaat ya Resulullah diyeceğime heyecandan seyahat ya Resulullah dedim ve Peygamber de bu isteğimi gülerek kabul etti, ben de 40 yılı aşkın süre Osmanlı topraklarını gezdim ve gördüklerimi yazdım" dedi. Sonrasında, başka bir tılsımata doğru İstanbul'un ikinci tepesine, Çemberlitaş'a doğru yola koyulduk.
Divan yolunu takip ederek Beyazıt'tan sonraki durak olan, bulunduğu bölge'ye de adını veren Çemberlitaş Sütunu'na ulaştık. Sıkı takipçelerim hatırlar, İstanbul'un en eski hamamlarından Mimar Sinan yapımı Çemberlitaş Hamamı'da bu sütundan ismini alır. Anıt ilk olarak Roma'daki Apollon
Çemberlitaş (Constantinus) Sütunu |
Constantin'den sonra gelen imparatorlar bir önceki heykeli indirip sütunun üstüne kendi heykelini koydurtmuşlardır, ta ki I. Theodosius'a kadar. Roma tahtına geçen Theodosius heykeli kendisininkiyle değiştirmişti, ancak yıldırım düşmesi sonucu heykel yıkılmıştır. Sonrasında tahta geçen Alexios Komnenos (1081-1118) sütunu tamir ettirmekle beraber sütunun üzerine heykel koydurtmak yerine mermer bir başlık ve bir haç ile yetinmişti. Bu haç Osmanlı'nın İstanbul'u fethine kadar orada kalmıştır.
![]() |
Çemberlitaş Sütunu-Haçlı |
Örneğin, Çemberlitaş Sütunu demir çemberlerle koruma altına alınmak istenmiştir. Arkadios sütunu civardaki evler açısından tehlikeli olduğundan yıkılmıştır, ancak kaidesine dokunulmamıştır. Kıztaşı da yıkılmamış aksine sağlamlaştırılmıştır. Bugün ise bu eserlere gereken önemi ve saygıyı gösterdiğimizi söyleyemeyeceğim.
Evliya Çelebi başka tılsımlı taşlar daha olduğunu söyleyip, yola çıkmamızı önerdi, ancak ben Anatomi çalışmam gerektiğini söyleyip kendisinden başka bir gün için söz aldım. Bir sonraki yolculukta İstanbul'da bulunan diğer sütunları ve dikilitaşları keşfe çıkacağız, şimdilik hoşça kalın!
Mert TOKATLI
04/10/15
Kaynakça:
İstanbul'u Dolaşırken-Hilary Sumner/John Freely Ss:154,155,156,242,243,331
Evliya Çelebi Seyahatnamesi cilt:1-Evliya Çelebi Ss:11,12
http://www.istanbulium.net/2011/10/istanbulun-sutunlar-gezelim.html
http://soundofsilence8.blogspot.com.tr/2012/07/istanbulu-koruyan-tlsml-sutunlar.html
https://tr.wikipedia.org/wiki/K%C4%B1zta%C5%9F%C4%B1
http://merakediyorumgrubu.blogcu.com/istanbul-un-dikilitaslari-ve-tilsimlari/10361551
http://www.sizinti.com.tr/konular/ayrinti/dunyaya-dagilan-dikilitaslar.htmlhttp://lcivelekoglu.blogspot.com.tr/2012/03/istanbulun-yitik-hazinelerinin-pesinde-1.html
http://www.mimarizm.com/KentinTozu/Makale.aspx?id=2711&sid=2705
http://www.gezenbilir.com/konu/arcadius-sutunu.5232/
http://sehr-istanbul.blogspot.com.tr/2011/08/istanbulda-sr-dolu-bir-tas-cemberlitas.html
https://insanveevren.wordpress.com/2011/04/15/istanbulun-dikili-tilsimlari/
https://tr.wikipedia.org/wiki/Evliya_%C3%87elebi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder